Saat Endüstrisinde Safir

Safirin saat yapımında, saat camı ve diğer alanlarda (kasa, bilezik) kullanımının yaygınlaşmasının ardında, safir üretimi ve işlenmesi konusunda uzmanlaşmış birkaç şirket bulunmaktadır. Econorm, Sébal, Erma, Stettler ve Comadur (Swatch Group) sektördeki oyunculardan sadece birkaçıdır.

Saat yapımında çoğunlukla kullanılan, alev füzyonu olarak da adlandırılan Verneuil işlemi, 1800’lerin sonlarında Fransız kimyager Auguste Verneuil tarafından geliştirilen sentetik değerli taşların üretiminde ticari olarak başarılı olan ilk yöntemdir. Öncelikle yakut, safir ve padparadscha korindon çeşitlerinin yanı sıra elmas simülatörleri rutil ve stronsiyum titanat üretmek için kullanılmıştır. Prosesin prensibi, ince toz halindeki bir maddenin oksihidrojen alevi kullanılarak eritilmesini ve erimiş damlacıkların bir bukle halinde kristalleştirilmesini içerir.  1902 yılı itibari ile bu yöntemle üretilen sentetik safir kullanılmaktadır, endüstriyel olarak 2.000°C’nin üzerinde bir sıcaklıkta hidrojen alevi üzerinde eritilen alümina tozundan damlaya damlaya safir üretmektilmektedir.

Safirin saatçilik dünyasına girişi neredeyse bir asır öncesine dayanmaktadır; Jaeger-LeCoultre 1929 gibi erken bir tarihte Duoplan’ın kadranını korumak için safir kristal kullanmıştır. İsviçreli Century markası 1966’dan bu yana, iki safir diski ayrılmaz tek bir parça halinde birleştirmek için kullandığı ustaca ve kendine özgü Megalith tekniği sayesinde safir saatleri temel rekabet avantajı haline getirmiştir. 1980 yılında usta saatçi Vincent Calabrese, Corum için tamamen safirden yapılmış bir saat tasarladı. Şeffaflığı, Golden Bridge’in baget mekanizmasının ustalığına hayranlık duyulmasını sağladı.

O zamandan bu yana, saat yapımında şeffaflık arayışı, sektörde safir kullanımının artmasına yol açtı. Örneğin 2020’de Chanel, dünyada bir ilk olarak J12 modelinde tamamen safir bileklik kullandı. Elektronik müziğin enerjisinden ilham alınarak tasarlanan Chanel’in J12 X-Ray Calibre 3.1 modeli tamamen safir kristalden yapılmış ve baget kesim pırlantalarla tamamlanmıştır.

Hublot, 2021 yılında muhteşem Big Bang Integral Tourbillon Full Sapphire modelini tanıttı. Modelin kasası, otomatik tourbillon mekanizmasını yerleştirmek için bütünüyle yeniden yapılandırıldı. Amaç: görünür vidaların neredeyse tamamını çıkarmak, safir bileklikle bütünleştirmek için kasanın genel geometrisini elden geçirmek ve onlara uzayda asılı oldukları izlenimini vermek için köprüleri ve ana plakaları yeniden işlemekti. Bileklik ise tek başına 165 bileşenden oluşuyor ve bunların 22’si safirden yapılmıştır.

Zenith 2021 de en ileri kalibrelerinden ikisini safir bir kasanın şeffaflığında sergilenmek üzere yeniden yorumladı. Bunlardan biri, altın taban üzerine meteorit, aventurin cam ve grand feu mineden oluşan bir mozaikle el işçiliğiyle üretilen Defy Zero-G Sapphire. Astronomik esintiler taşıyan kaplama, kasanın yanlarından da görülebilen silindirik haznesine kadar uzanıyor. Diğeri ise zaman ayarlı tourbillon için 60 saniyede, kronograf tourbillon için ise 5 saniyede dönüşlerini tamamlayan iki bağımsız tourbillon ile donatılmış Defy 21 Double Tourbillon Sapphire.

Renkli safirin içinden geçen pırlantalarla Richard Mille, Gemset Sapphire RM 07-02. Safir üzerine pırlanta yerleştirmek, en yakın mikrometreye kadar çalışan bir lazer gerektiren gerçek bir mühendislik başarısıdır. Bu, seramik veya karbondan iki kat daha fazla zaman alır.

Jacob & Co. Twin Turbo Furious Safir Kristal saati, hem tamamen şeffaf safir kristal kasaya hem de haute horlogerie dünyasında bir ilk olan ondalık dakika tekrarlayıcıya sahiptir. Kasanın tasarımı ve üretimi yaklaşık 15 ay sürmüştü.

Bugün, işlevsel safir sadece saatler için değil, aynı zamanda tıp ve otomotiv sektörleri ve hatta havacılık endüstrisi için de kullanılıyor.

Yorum bırakın